Farklı Kuş Türlerini- Birbirinden İlginç Özellikleri-kartallar-baykuşlar-akbabalar-leylekler...





Kuşların kendilerine özgü ve hayranlık uyandıran birçok özellikleri vardır. Bu canlıların dünyasını incelediğimizde Allah’ın onları kendileri için en uygun anatomik yapıda yaratmış olduğunu görürüz.

Kartalların Mükemmel Anatomik Yapıları
Kartalların hem yerden havalanıp uçabilecek kadar hafif olmaları, hem de avlarını yakaladıklarında rahatlıkla taşıyabilecek kadar güçlü olmaları gerekir. Bir kel kartalın 7 binden fazla tüyü vardır, fakat hepsini bir araya koyduğunuzda bütün tüylerin ağırlığı yaklaşık 500 gram tutar. Ayrıca vücutlarının hafif olması için kemiklerinin içi de boştur. Bu kemiklerin birçok yerinde havadan başka bir şey yoktur. Bir kel kartalın tüm iskeletinin ağırlığı 272 gramdan sadece biraz fazladır.
Tüm kartalların gözlerinde niktitant zar denilen fazladan bir zar vardır. Bu kapağın işlevi gözleri temizlemek ve korumaktır. Örneğin kartallar yavrularını beslerken göz kapaklarını genel olarak kapalı tutarlar. Bu, yavruların yanlışlıkla ebeveynlerinin gözlerine zarar vermesini engeller.
Kemiklerle Beslenen Akbabalar
Akbabalar hayvanların etinden çok kemiklerini tercih ederler. Bu kemiklerde ilik bulunur ve ilik besin bakımından oldukça zengindir. Akbabaların bu kemiği kırıp içindeki iliği alabilmek için bir kırma aletleri yoktur. Fakat bu problemi başka türlü hallederler. Bir kemiği alır ve çıplak bir kayanın tepesine havalanırlar. Sonra kemiği aşağı bırakırlar. Bu işlemi kemik ikiye ayrılıncaya kadar en az 50 kez tekrarlarlar. Sonra da bu kemik parçasını alıp yutarlar. Akbabaların midesindeki sindirim asitleri öylesine güçlüdür ki kemiğin bir ucu daha akbabanın ağzındayken, midesine giden kısım sindirilmiştir bile.
Baykuşların Kulaklarındaki Üstün Hassasiyet
Baykuşların kulakları sese karşı çok hassastır, duyma eşikleri insanlardan daha geniştir. Sağ tarafta gelen ses büyük ölçüde sadece sağ kulak tarafından duyulur. Ayrıca kulakları kafada simetrik olarak yer almaz. Biri diğerinden daha yüksektedir. Böylece baykuşlar sesleri super-stereo olarak dinler ve ses çıkaran canlıyı görmeseler bile onun nerede olduğunu tamamen doğru olarak tespit edebilirler. Bu, av bulmanın çok zorlaştığı karlı havalarda önemli bir avantajdır.

Grebelerin (Su Kuşlarının) Anne Şefkati
Bir su kuşu türü olan Grebeler yavrularını sırtında taşır. Anne kuş, yavruları üstünden düşmesin diye kanatlarını hafifçe yukarıya doğru kaldırır ve başını yana doğru uzatarak gagasında tuttuğu besin parçalarıyla yavrularını besler. Fakat yavrulara verdiği ilk şey gerçek bir besin değildir. Grebe, yavrularına ilk olarak su üstünden topladığı ya da göğsünden kopardığı tüyleri yedirir. Bunun nedeni, sivri balık kılçıklarının veya böceklerin sert bir parçasının yavruların midesinden geçerken, bağırsakların narin çeperlerine zarar vermesini önlemektir. Bu tüy yeme tecrübesi, kuşun tüm hayatı boyunca devam edecektir. Fakat bu kuşun hayatının ilk dönemi için oldukça önemli bir tedbirdir.

Leyleklerin Pabuç Şeklindeki Gagaları
Pabuç gagalı leyleklerin tahta ayakkabıya benzeyen gagaları vardır. Farklı bir görünümü olan bu gagaların yapısı yiyecek yakalamak için çok uygundur. Leylekler gagalarını kullanarak buldukları kurbağaları kürekle çıkarır gibi yakalarlar. Erkek leylek ve eşi bir araya gelince gagalarını tıkırdatıp, kanat çırparak dans eder. Bu dansın en büyük özelliği erkek leyleğin, dişinin dikkatini çekmeye çalışmasıdır.

Skimmerların İlginç Avlanma Yöntemi
Skimmer kuşlarının (kırlangıç benzeri bir kuş) alışılmadık bir avlanma yöntemi vardır. Skimmer'ın alt çenesi, üst çenesinin iki katı büyüklüğündedir. Suya yakın bir seviyede uçar ve uzun alt çenesini suya daldırarak avlanır. Gaganın ucuna bir cisim değdiğinde hemen üst çenesini de kapatarak avını yakalar. Avlanırken bazen suda yüzen sert cisimleri de alabilir. Ama bu sert cisimler ağzındayken gagasını aniden kapatmasıyla oluşacak şok kuşa hiçbir zarar vermez. Çünkü Skimmer'ın başında ve boynunda şok emici güçlü kaslar vardır. Skimmer ilk taramada nadir olarak başarılı olur. İkinci atak için kuş tekrar havalanır ve biraz önce fark ettiği ava doğru tekrar uçar. Su yüzeyinde hala kabarcıklar vardır ve bu kabarcıklar genellikle suyun üstünü araştırmak isteyen balıkları çeker. İşte bu Skimmer'ın ikinci atağıdır ve bu defa çok daha başarılı olur.

Kanat Çırpmadan Saatlerce Uçabilen Albatroslar
Albatroslar açık denizlerde yaşarlar. Kanatlarını rüzgara karşı tamamen açarak havada durmak albatrosun uçması için yeterlidir. Bir kere havalandıktan sonra yükselen sıcak hava akımlarını kullanarak hemen hemen hiç kanat çırpmadan yükseklere çıkabilmektedirler. Kuş bu uçuşunu kanatlarını olabildiğince geniş biçimde açarak gerçekleştirir. Bu esnada albatrosun kanatlarının genişliği 3,5 merteye ulaşır ki bu, kuşlar arasında en geniş kanat uzunluğudur. Albatrosların kanat kemiklerinde kanatlarını açık pozisyonda tutmaya yarayan bir çeşit kilit sistemi vardır. Böylece günlerce, haftalarca hatta aylarca minimum seviyede enerji kullanarak hiç durmadan uçabilirler. Albatros yukarıya doğru yükselen dalgaları ve rüzgarı kullanarak, onların yönünde ilerler ve rüzgarın içinden zigzaglar çizerek bir dalganın tepesinden diğerine geçer. Bu şekilde tek bir kanat bile çırpmadan saatlerce su üstünde uçabilir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Dansın Tarihçesi, Türklerde Dans Kültürü ve Dans Türleri... Vals..Tango..Çarliston..ve diğerleri

Hukuk Devleti Nedir - Hukuk Devleti Kavramı

HOMOSEKSÜELLİK (EŞCİNSELLİK)-BİSEKSÜELLİK-HETEROSEKSÜELLİK- Erkek ve Dişi farklılıkları