Kayıtlar

Ağustos, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

BAĞIMLILARIN HİKAYELERİ

Resim
             Bugün sadece spontan bir şekilde yazmaya karar verdim..Ben Üsküdar Üniversitesinde "Bağımlılık Danışmanlığı ve Rehabilitasyon"  yüksek lisansı okuyorum.Bu bölümü tercih etme nedenim,  beyinsel fizyoloji, beyinsel aktivite, psikoloji, fizyoloji, nörobiyolojiyi  sevmem en büyük neden  olmuştur. İyi kide seçmişim çünkü bu bölümü okurken çok zevk aldım. beynimizin içindeki ayrı o muazzam dünya beni çok daha fazla etkiledi.Daha fazla içine girmeme, daha fazla bu konuya kafa yormama neden oldu. Beyni ilgilendiren herşey çok etkileyici.      Sizinle paylaşmak istediğim şey; madde kullanan kişiler,  normalin dışında, normalin dışında diyorum belkide bizim yaşadığımız bir çok şeyi yaşarken nöral dirençlerine yenilmelerinden dolayı normalin dışında tabirini kullanıyorum,  normal insanların aksine yaşadıkları ile çok fazla mücadele edemediklerinden madde kullanımına yönelmeleridir. Mücadele edecek, hayır diyecek durumları kalmadığı için bunu kullandıklarına şahit

Bağımlılık-CİNSEL Bağımlılıklar- NEMFOMANİA

Resim
    Nemfomani, sex bağımlılığı dünyada giderek artmakta olan psikiyatrik bozukluktur.Sex yapma sıklığı söz konusu olduğunda "normal" bir aralıktan söz etmek güçtür.Japonlar için ayda bir defa yapılan sex normalken, bu rakkam Fransızlar için haftada 2 veya 3  iken başka toplumlarda başka rakkamlar normal kabul edilir.yani cinsel aktivite sıklığı toplumlar arasında farklılık gösterir.       Seks bağımlılığı günlük yaşam kalitesini düşürecek, sosyal hayatta aksamaya neden olacak bir şekilde sex düşünme ve sex yapma obsesyonu olarak tanımlanabilir. Obsesyon, seks düşünmek, zihinden atılmayan erotik fikirler, kompülsif davranış ise sex yapma eylemidir.Sex bağımlılığının kuvvetli bir psikojenetik bağımlılık olduğu söylenebilir.      Sex bağımlılığı kişilerin toplumda "çılgın" "çapkın""uçkuruna sahip olamıyor" gibi durumun vehametini hafifletici sıfatlarla anılması bu durumun tedai edilmesi gereken bir hastalık olarak ka

Bağımlılık-KUMAR....

Resim
        Kumar bir psikojenik bağımlılıktır.Bu bağımlılığı tetikleyen süreç  de "değişken oranlı pekiştireç" tir.Şayet bir kişiye bir ödül sabit ve düzenli aralıklarla verilerse bireyde o ödüle bir tolerans gelişir.. Yani, yemek seromonisi sona ermeden masadan ayrılmayan çocuğa yemeğin ardından verdiğiniz çikolata, bir süre sonra aynı hazzı yaratmayacaktır.beyin yaşanan hazza süratli bir şekilde alışır.tıpki diğer bağımlılıklarda da aynı şekilde gelişir.hep daha fazlasını ister Mesela yeni başladığınız bir işten  alınan bir maaşın hazzı giderek azalır. Siz şayet bir patron olarak personelinize, önceden belli olmayan zamanlarda ve düzensiz aralıklarla ikramiye verirseniz, motivasyonunu diri tutabilirsiniz. Kumar da tam olarak böyledir. Ne zaman kazanacağınız belli değildir.bizde dindirilemeyen bir kazanma hırsına sahiptir. Dopaminerjik aktiviteniz her daim aktif durumdadır. yani " en büyük ödül ne zaman geleceği belli olmayan ödüldür. "        Kumar bağımlılığın

Bağımlılık- ALKOL

Resim
     Alkol; bağımlılık yapan maddeler içinde en problemlisi, en kapsamlı tüketicisidir...Vücudumuzu baştan aşağı yok eder.. Maddi ve manevi büyük zararlar  verir...     Ağız yolu ile alınan bütün kimyasallar bağırsakta emilmeye başlarken, alkol mideden emilmeye başlar.Etkisi doza bağlı olarak keyiften solunum durmasına kadar geniş bir yelpazede seyreder.     Yaygın kanaatin aksine, alkol bağımlılığı en tehlikeli ve tedavisi en güç bağımlılıklardan biridir.yarı nispette psikolojik yarı fizyolojiktir. Tıpkı eroin de olduğu gibi alkolü kullanan bireyin, ani bir şekilde alkolü bırakması ölümü getirir. Yoksunluğu son derece sert etkiler yapar.ellerde titreme, kusma, halüsinasyonlar, epilepsi, şiddeti artan depresyon vs.v.s     Alkol sadece dopamin ve endorfin salgılanmasını sağlamaz, GABA denilen baskılayıcı nörotransmitteri de aktif hale getirerek bütün nöronları uyutur, alkol beyinde global bir etkiye sahiptir.yani beynin tamamında önce rahatlama, huzur, dinginlik ile ba

Bağımlılık-BONZAİ REZALETİ

Resim
        Bonzai, kanabisin kimyasal yapısını birebir taklit eden sentetik "kanabioid"tir.       Yan Etkileri: Sadece beyindeki nöronlarda tahribat yaratmakla kalmaz, bütün vücuttaki damar duvarlarındada yıkıma neden olur. sağlıklı bireylerde damar içleri pürüzsüz dür. bu yüzey endotel yapı olarak adlandırılır, bonzai bu düz yapıyı bozarak pürüzlü hale getirir ve bu yapıda kan pıhtılaşması ve damar tıkanıklığı yaratır.kalp krizi, böbrek yetmezliği ve birçok ölümcül probleme yol açar. Bonzai kullanan birinin ömrü, diğer bağımlılık türlerinde görülen nevrotik ve  psikotik bozukluklarla mücadele edecek kadar uzun değildir. Bonzai kullanan biri iç organ harabiyeti yüzünden hızlıca ölür.      Bağımlılık yapanlar dahil her türlü ilaç beyinde üç farklı şekilde etki gösterir. 1. etki: nöronlardan nörotransmitterlerin salınımını sağlar.amfetamin ve efedrin grubu böyledir. 2.etki:salınan nörotranmitter normal şartlarda nöronlar tarafından geri alınır. örneğin SS

Bağımlılık-Şeytan bu olsa gerek- KOKAİN

Resim
      Etyoloji: Kokain, "Erythroxylon Coca" bitkisinin yaprağından elde edilip genel olarak "coca" olarak adlandırılır.  tarihte lokal anestezik olarak kullanılan alkoloiddir. Baz kritalize bir toz dur. Etkileri hem nöronlardaki dopamini etkin bir şekilde aktive ederek, aşırı bir şekilde deşarj edilmesini sağlayarak gösterir.       Bağımlılık: Kokain, bağımlılığı son derece yüksek bir maddedir.Bir doz kullanan kişinin kullanımını devam ettirme olasılığı neredeyse yüzde yüzdür.psikolojik bağımlılığı da çok yüksektir. bırakması en zor maddelerden biridir. Obsesif bağımlılık yapan en güçlü maddedir. Obsesyon o kadar yüksektir ki, kokaini benzeyen bir madde bile örneğin, un, karbonat...kokaini çağrıştırarak, kullanımı tetikleyebilir.Özetle kokain kullanıcısı kokaini bıraksa bile ömür boyu yarattığı obsesyon peşini bırakmaz.     Yan Etkisi :Yaklaşık 30 dakika ile 60 dakika arasında kaybolur. Metamfetamine benzer etkiler gösterir.kalp hızında ciddi bi

Bağımlılık LSD (Liserjik Asit Dietilemid)

Resim
       LSD (Liserjik Asit Dietilemid), Kimyager Alber Hofman çavdar mahmuzundan üreyen bir mantar olan "Ergot Alkoloidi" sayesinde LSD'yi keşfetmiştir.Geçmiş dönemlerde çavdar yiyen bazı hayvanlarda ani tansiyon yükselmesi ve beyin kanaması olduğu gözlenmiştir.Bunun sebebi hayvanlar üzerinde yapılan otopsiler neticesinde anlaşılmış, çavdar mahmuzundaki "ergot" damarların aşırı ölçüde kasılmasına ve hayvanların beyinlerinde aşırı miktarda noradrenalin, dopamin, seratonin dejarşına neden olduğudur.     Erot sempatikomimetrik bir ilaçtır, sempatik sistemi aktive eder.Vücuda alındığında bronşlar genişler, göz bebekleri büyür, nabız ve tansiyon yükselir. Hofman da tıpkı metamfetamin keşfinde olduğu gibi "ergot"tan istifade ederek astım ilacı yapmak için yola çıkmıştır.laboratuvarında ergot üzerinde deneyler yaparken  deney tüplerinden damlayan bir damla sıvı diline temas eder.bunu önemsemez ve yola çıkar.bisiklete biner ve o gün için Hofman,